Nilüfer Bayan Masöz

Nilüfer Bayan Masöz Aynı cinsle cinsellik hiçbir yerde onaylanmıyor ve her yerde günah sayılıyordu ama yine de gelişigüzel cezalandırılıyordu. Livatayla ilgili anahtar sual, kimin zarar gördüğü ve ziyanın telafi edilip edilmeyeceğiydi. “doğal olmayan” sekse yönelik dürtü, salt bireysel bir kusur ve dolayısıyla yalnızca livatacıların ruhlarına karşı bir tehdit miydi? Eğer böyleyse, livatacılar tövbe ettiklerinde günahları affedilebilir miydi? Yoksa livata Tanrı’ya karşı işlenmiş berbat bir suç muydu?

Her iki görüş de savunuluyordu; gelgelelim binyıl dönümünden önce insanoğlu livatayı bağışlamaya daha hazırlarken, sonraki dönemde aynı cinsle cinsellik veya hayvanlarla ilişki, amansız cezaları hak eden büyük kabahatlar olarak görülmeye başladı. Eşcinselliğin kıtlık, veba ve depremlere yol açtığı inancı, insanların İncil’i tinsel rehber olarak gördükleri yerlerde gücünü korudu. Anımsayacağınız üzere, Levililer’in kitabı erkeklerle “kadınlar” şeklinde yatan adamların yeryüzünü kirlettiğini ve ölümle cezalandırılmaları gerektiğini, aksi halde Tanrı’nın herkesi helak edeceğini söylemişti. Eşcinsel faaliyetleri bu inanç doğrultusunda bastırsa da Justinian eşcinsellerin “Tanrı’ya teslim olmaları” ve “hastalıklarını” papaza bildirmeleri halinde bağışlanabileceklerine de inanıyordu.

Nilüfer Bayan Masöz

Nilüfer Bayan Masöz Ceza kılavuzları, eşcinsel seksi korkunç bir hata olarak tanımlasa da bu hata dua ve oruçla telafi edilebilirdi. Başka bir erkekle sex yapan bir erkek, ekmek ve sudan ibaret on beş yıllık -eğer işin içinde oral cinsellik varsa daha da fazlacezai perhize çarptırılabilirdi, böylece bir kez bedel ödendikten sonra günahkarın tinsel sicili temizlenmiş olurdu. Ceza kılavuzları, camiası korumak için eşcinselliğin cezalandırılmasını hiçbir surette talep etmiyordu. Bu vaziyet 12. Yüzyıldan sonra büyük ölçüde değişti. Haçlı Seferleri’nde art arda gelen yenilgiler Arap Müslümanların endişe verici askeri gücünü gözler önüne sererken, üzerine veba Avrupa nüfusunu kırıp geçiriyordu. Dehşete kapılmış Hıristiyanlık dünyası kendine aradığı günah keçisini bulmuştu:

Müslümanlar, Yahudiler ve cadılar. Yeni yasalar, bu gruplara gaddarca işlem edilmesini buyuruyordu. Her bir grup Tanrı’yı inkar etmek, Hıristiyan topluma zarar vermek ve eşcinsel seks yapmakla kabahatlanıyordu. Kutsal Topraklar ve İberya’da Müslümanlara karşı verilen savaş, İslamı cinsel aşırılık ve özellikle eşcinsellikle ilişkilendiren bir demonoloji yarattı. Muhammed’in 7. Yüzyılda Araplara livatayı getirmiş olduğu ve onları müptela yaptığı söylendi. Dört yüzyıl sonra Birinci Haçlı Seferi, Bizans İmparatoru I. Alexios Komnenos’a ilişkin olduğu söylenen bir mektubun ortaya çıkmasından sonrasında başladı.